3D dosyaların rüçhan hakları konusunda süren tartışmalara tam anlamıyla son veremese de , watermark3d çözüm sayılabilecek bir seçenek sunuyor. Bir 3D tasarımcıysanız , tasarımlarınızı internette yayınladıktan sonra kimlerin eline geçeceği ve tasarımınızın yeniden satılıp , satılmayacağı veya tasarımınızın değiştirilerek kullanılmayacağı konularından pek emin olamazsınız. Tasarımınızı bir defaya mahsus olmak üzere satmış ve gerisini satın alanın insafına bırakmış olursunuz. 3D modelinizi internette takip etmeniz olanaksızdır. İşte bu takip ve yasal olmayan kullanımları engelleme amaçlarına yönelik olarak watermark3d internet sitesi bir çözüm sunmayı hedefliyor. Aslına bakılırsa watermark3d'nin modeli işaretleme çözümü de bir noktadan sonra kırılabiliyor. Fakat bunun için modeli "çalan" kişinin bir hayli uğraşması gerekiyor. Hırsızların genelde tembel oldukları varsayılırsa watermark3d'nin çözümü %80-90 sonuç verir gibi duruyor. Watermark3d, henüz "beta" aşamasında olan bir site olduğundan sunduğu hizmeti hemen yargılama yoluna gitmek doğru olmaz. Hatta ilk anda oldukça başarılı buldum diyebilirim. Watermark3d şu şekilde çalışıyor: Siteye sadece STL dosyalarını yükleyebiliyorsunuz. Dosya yüklendikten sonra yüzey poligonlarında bazı yerlerde değişiklikler yapılarak dosyanıza koyduğunuz işareti modele işliyor. Sonrasında size bir link göndererek watermark işaretli 3d dosyanızı indirmenizi sağlıyor. Site ayrıca 3d modellerde watermark var mı diye tarayabiliyor. Eğer modelde watermark varsa size bildiriyor. Günde 10 adete kadar ücretsiz markalama işlemine izin veren site bu limitten sonra markalanacak dosyalara bir miktar ücret uyguluyor.
Watermark3d internet sitesi 3D baskı hizmeti veren TreatStock internet sitesinin bir girişimidir. Ev tipi 3d yazıcılar yaygınlaşmaya devam ederken , teknolojiye meraklı insanların akıllarının bir köşesinde başlığa yazdığım soru mutlaka vardır. Bu soruya "evet" yanıtını verdiklerinde hemen arkasından diğer soru ortaya çıkacaktır: "Hangi yazıcıyı almalıyım ?" Bu yazımda bu iki soruya, yüksek sesle düşünerek yanıt aramaya çalışacağım. Öncelikle 3d yazıcı neden gerekli olsun ? Çünkü, üretime ve ürüne dayalı bir çağda, kişisel üretim araçlarının en son gündeme geleni olan 3d yazıcılar değerlendirilmeden olmaz. Eski toplumların gelişmesinde önemli yapı taşlarını oluşturan zanaatkarların yerini günümüzde "maker" denilen ve kendi kendine birşeyler üreten insanlar aldı. Bu insanlar da en az zanaatkarlar kadar toplumun gelişmesinde önemli rol oynayabilirler. 3D yazıcılar en bol sanayi hammaddesi diyebileceğimiz plastiği kullanırlar. Plastiği kullanırken en az çevresel etkiyi yaratırlar. Hatta kullanılan plastik türü termoplastik denilen ve geri dönüştürülebilen bir türev olduğundan atık plastiklerin defalarca 3d yazıcıda kullanılması mümkündür. Bir 3D yazıcının harcadığı elektrik, evlerimizde kullandığımız buharlı ütüden daha azdır. Hele de ısıtmasız bir tabla kullanıyorsa bu tüketim daha da düşük olacaktır. Gerçek hayatta bulunduğumuz ortamı özetleyen en kısa cümlecik sanırım "3 boyutlu uzay" dır. Evet, 3 boyutlu uzayda yaşıyoruz ve yeni aldığımız üretim aracı bize 3 boyutlu uzayda tasarladıklarımızı yine 3 boyutta sunuyor. 2 boyuttla (kağıt üzerinde) tasarlananı binbir güçlükle (bir çok üretim aşamasından geçirip) sunmuyor. Doğrudan 3 boyutlu olarak veriyor. Tam burada işin en lezzetli kısmı yeralıyor. Yani, kendi tasarladığınız şeyleri 3D yazdırmak, insanda müthiş bir tatmin duygusunun gelişimine yol açıyor. Tasarladığınız ve yazdırdığınız objenin faydalı amaçlarla kullanıldığını görmek ise işin başka bir boyutu. Teknolojisi eskimiş herhangi bir cihazda bulunan herhangi bir parçayı artık tedarikçisinden bulamıyorsanız, bu parçayı kendiniz yazdırarak çok ucuza getirebilirsiniz. Ya da aradığınız parçanın orijinalini yaşadığınız yerde bulamıyorsanız, yine kendi kendinize bu parçayı üretebilirsiniz. Bu ve benzeri durumlara çare olması nedeniyle, yapılan araştırmalar göstermektedir ki; 3D yazıcılar kendilerini iki veya üç yıl içerisinde amorti edebilmektedirler.
Herkesin 3D yazıcı sahibi olması tabii ki düşünülemez. (En azından şimdilik bu böyle...) Kişisel 3D yazıcılar, halen "prosumer" denilen ve profesyonel yaklaşıma sahip kişiler tarafından kullanılabilir durumdalar. Yani "consumer" denilen sıradan insanın kullanımına pek uygun değiller. Ve bu "consumer" denilen insanlar arasında çok sayıda 3d tasarımcı mevcut. Bu kişilerin tasarımlarını, katı obje olarak görmek istemeleri son derece doğaldır. 3D yazıcıyı kullanmak için zaman ayırmak istemeyebilirler. bu gibi durumlarda tasarımlarını yazdıracakları bir 3D yazıcı arayacaklardır. Eğer yakınlarda bir yerlerdeyseniz bu siz olabilirsiniz. Yazıcınız sayesinde ek bir gelir elde edebilirsiniz. 3D yazıcı almalı mıyım? sorusuna verdiğimiz yanıtı özetleyecek olursak, eğer yazıcıyla uğraşmaya sabrınız ve zamanınız varsa ve kendinizi teknik konulara yatkın görüyorsanız, kesinlikle bir 3d yazıcı almalısınız. Hatta şunu rahatlıkla söyleyebiliriz: Evinize alacağınız yeni bir TV'den daha ucuza mal olacak, size TV'yle kıyaslanmayacak ölçüde değer katacak ve eğlendirecektir. İlk soruya yanıt verdik. Sırada ikinci soru var: Hangi 3D yazıcıyı almalıyım ? Burada dikkat edeceğimiz ilk unsur, ihtiyaçlarımız olmalıdır. Sanayide mi kullanacağız, yoksa sadece hobi amaçlı mı alıyoruz ? Yazıcıyla mı uğraşmaktan hoşlanıyoruz, yoksa yazıcıdan alacağımız çıktılar mı öncelikli ? Yazdırmayı düşündüğümüz objeler için önceden planladığımız hammaddeler var mı ? Örneğin aşırı yüke dayanım gerektirecek parçalar istiyorsak ısıtmalı bir tablası olan yazıcı alsak daha iyi olur. Bu sayede ABS, KarbonFiber veya Petg gibi plastikleri sorunsuzca kullanabiliriz. Hangi yazıcı ? sorusuna kendi özelinizde karar vermeniz gerekiyor. Ancak burada genel kullanım için ben kendi önerilerimi de yazmak isterim:
— MiniFabrikam (@oraltosun) December 23, 2017 December 23, 2017 at 04:51PM via Twitter https://twitter.com/oraltosun — MiniFabrikam (@oraltosun) December 23, 2017 December 23, 2017 at 09:29AM via Twitter https://twitter.com/oraltosun
December 21, 2017 at 03:50PM via Twitter https://twitter.com/oraltosun
December 19, 2017 at 11:26PM via Twitter https://twitter.com/oraltosun — MiniFabrikam (@oraltosun) December 19, 2017 December 19, 2017 at 11:11PM via Twitter https://twitter.com/oraltosun 3D yazıcılar , imalat sektörünü şekillendirmeye devam ediyor. Yazıcıların otomobil imalatında kullanımına şahit olduk. Bugünkü örneğimiz ise "Manken İmalatı". Yıllar önce TV'de bir belgesel programında (sanırım Discovery Kanalı'ndaki "Nasıl Yapılır ?"dı) giysi mankeni imalatını anlatan bir sunum izlemiştim. İnanılmaz bir işçilik ve el emeği söz konusuydu. Manken son aşamaya gelinceye kadar onlarca işlemden geçiyordu. Gerçekten de zorlu bir süreç sonunda üzerinde giysinin sergilenebileceği insana benzer bir gövde ortaya çıkarılıyordu. Bu süreç , günümüzdeki 3D yazıcı teknolojisi sayesinde hem çok daha kısaldı hem de ortaya çok daha detaylı mankenlerin çıkarıldığı bir hale geldi. Hollandalı manken imalatçısı Hans Boodt , önceleri 8 haftada yaptıkları bir mankeni 2 gün içerisinde yapar hale gelmiş. Geniş ölçekli Tractus3D FDM tipi yazıcıdan çıkarılan mankenler gerçek insan görünümündeler. Tractus3D yazıcısının baskı hacmi ; yüksekliği 210 cm , çapı da 100 cm'lik baskılara olanak tanıyor. Delta tipi bir yazıcı olan Tractus3D de bir Hollanda markası. manken imalatçısı Hans Boodt , tanınmış pek çok modacı için imalat yapıyor. Mankenler, çoğunlukla belirli bir zamandaki defileye hazırlık amaçlı sipariş verildiklerinden imalatının o tarihe yetişmesi çok önemli. Bu nedenle eski yöntemde imalat planlamalarını çok önceden yapmak zorundaydılar. 3D yazıcıların kullanılmaya başlamasıyla zaman kısıtı sorunu en aza indirilmiş. Çünkü 3D yazıcıdan birden fazla sayıda kullanarak manken imalatı süresi olabildiğince kısaltılmış. Tabii ki bu iş için 3D yazıcıları kullanmaya karar vermeden önce diğer imalat teknikleri üzerinde de düşünülmüş. CNC tekniği ile çalışılırsa malzeme sarfiyatının fazla olduğu, atık malzemenin meydana çıkması (çevresel etki) ve bunlara bağlı maliyet unsurlarının yüksek olduğu tesbit edilmiş. 3D yazıcılarla manken imalatı düşünüldüğünde , tanınmış kişilerin replikalarının kullanılabilirliği , aynı mankenin değişik pozisyonlarda zahmetsizce üretilebilirliği, çeşitli plastiklerin kullanılabilirliği gibi konular işi daha da ileri noktalara taşımaktadır. 3D teknolojileri , hayatın her alanına nüfuz etmeye devam ederken , teknoloji devlerinin buna seyirci kalması elbette beklenemezdi. SketchUp'ı Trimble'a sattıktan sonra Google'ın 3D faaliyetlerini durduracağı düşüncesi yaygınlaşmıştı. Fakat son zamanlarda özellikle 3D yazıcılarla ivme kazanan 3D teknolojilerinin ardı ardına teknoloji gündemini oluşturmaya başlaması Google'ı tekrar 3D dünyasının içine çekmiş görünüyor. Google geçtiğimiz günlerde VR (sanal gerçeklik) ortamında 3D model tasarlanmasına yarayan "Blocks" uygulamasının ardından yine VR ve AR (artırılmış gerçeklik) geliştiricilerinin kullanımına yönelik bir 3D model deposu olan "POLY" internet sitesini yayın hayatına aldılar. Aslına bakılırsa sadece VR/AR geliştiricileri değil , 3D ile ilgilenen herkesin kullanabileceği modeller barındıran POLY'de ilk etapta 1000'nin üzerinde model bulunuyor. Kullanımı tamamen ücretsiz olan POLY'ye tasarımlar yüklendikten sonra bir başka tasarımcı tarafından modifiye edilirlerse , ortaya çıkan yeni modellerde ilk tasarımcıya atıfta bulunuluyor. POLY'deki 3D modellerin GIF görüntüleri çıkarılabiliyor , sosyal medyada paylaşılabiliyor. OBJ uzantılı dosyaların kullanılması , 3D tarama verilerinin sorunsuzca sisteme aktarılmasına olanak tanıyor. Bilindiği üzere yeni nesil akıllı telefonlarda derinlik algılama sensörleri bulunuyor ve çeşitli uygulamalarla optik 3D tarama son derece verimli bir şekilde yapılabiliyor. (Örnek: Cappasity, Qlone ). Bu arada 3D taramanın .obj dosya formatını sıklıkla kullandığını belirtelim. VR/AR ortamlarında kullanılabilen ve özellikle oyun geliştiricilerin ihtiyacı olan düşük poligon sayılarındaki 3D modeller bahsi geçen sektörlerin olmazsa olmazları olarak biliniyor. Buna karşılık istenilen özellikte 3D model bulmak veya modellemek hiç de kolay değil. Google'ın POLY hamlesi sektörün bu ihtiyacına bir nebze çözüm sunacaktır. POLY , 3D deposu yayın hayatına henüz başladığından içerisinde fazlaca modelin bulunmayacağı düşünülebilir. Ancak Google önceden anlaştığı tasarımcılara ilk birkaç bin modeli önceden tasarlatmış bile. POLY'nin bundan sonraki gelişimi topluluk desteğiyle hiç kuşkusuz daha hızlı bir şekilde olacaktır.
Yine bir KickStarter projesi olan T3D , cep telefonunun ışığını kullanarak 3D yazdırmaya olanak tanıyor. Üstelik bilinen aynı türdeki yazıcılardan farklı olarak bu işlemi tamamıyla açık bir ortamda gerçekleştiriyor , herhangi bir mahfaza kullanmıyor. T3D , KickStarter'da 169 dolarlık tanıtım ve 219 dolarlık kampanya fiyatıyla satışa sunuldu. Fonlamanın bitmesine an itibarıyla 2 hafta var. T3D , mobil cihazların(cep telefonu ve tablet) ekran ışığını kullanmasının yanında küçük tasarımıyla çantanızda veya arabanızda taşıyabileceğiniz mobil bir 3D yazıcı. T3D , üç değişik rengi aynı objede kullanma avantajını da beraberinde sunuyor. Döner tablası yardımıyla üç değişik reçine aynı objede kullanılabiliyor. Bu döner tabla aynı zamanda 360 derece dönebildiği için 3D tarama yapılabilen bir platforma dönüşebiliyor ve kullanıcıya fotogrametrik yöntemle 3D tarama olanağı sunuyor. iOS ve Android uygulamalarıyla kullanıma sunulacak olan T3D , uzakdoğunun en önemli 3D yazıcı markalarından birisi olan YYZ'nin desteğini arkasına almış durumda. Genel olarak bakıldığında oldukça kapsamlı özellikler sunan cihazın başarısı , fonlama sonrasında kullanıma sunacağı ilk örnek makinalar sonrasında netlik kazanacak.
|
Geçmiş Yazılar
March 2023
|